
AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, partisinin Meclis grup toplantısında konuştu. Seçimler için 14 Mayıs’ı işaret eden Erdoğan, “Rahmetli Menderes 14 Mayıs 1950’de ‘Yeter söz milletin’ demiş ve sandıktan ezici bir zaferle çıkmıştı. Biz de ‘Yeter, söz de karar da gelecek de milletindir’ diyerek 2023’te milletimizin desteğine talibiz. Milletimiz 73 yıl sonra bir daha aynı gün altılı masa diyerek karşımıza çıkan darbe şakşakçılarına ‘yeter’ diyecektir” sözlerini sarf etti.
Erdoğan’ın açıklamasında öne çıkanlar şöyle:
“Ülkemizin son 10 yıldır maruz kaldığı saldırılar ve küresel krizler bazı alanlarda gecikmeye neden olsa da bu hedeflerimize halel getirecek değildir. 2023 Türkiye Yüzyılı’nın başlangıcıdır. Önümüzdeki aylarda yaşanacak seçimi önemli kılan budur. Hiçbir seçim kolay olmadı. Büyük bir mücadeleyle, azimle hazırlandık, girdik. Her seçimden de zaferle çıkmayı başardık.
Enflasyon açıklaması
Sıkıntılarımız elbette var, bunlar üstesinden gelinemeyecek hususlar değildir. En büyük sorun enflasyondu o da düşüşe geçti. 2022’de yüzde 64 ile kapattığımız enflasyonun yüzde 40’lara, yüzde 30’lara düştüğünü göreceğiz. Enflasyona sebep olan tuzakları bozduk, tedbirleri aldık, mekanizmaları oluşturduk. Herkes Türkiye’nin enflasyon-kur-faiz şer üçgeniyle teslim alınamayacağını gördü.
Seçim 14 Mayıs’ta mı?
Siyasetin günlük hercü merci içinde insanların söyledikleri sözler elbette önemlidir. Ancak aynı insanların sandık başında nelere bakacaklarıdır. Rahmetli Menderes 14 Mayıs’ta ‘Yeter söz milletin’ diyerek sandıktan ezici bir zaferle çıkmıştır. Aynı şekilde Rahmetli Özal, darbenin gölgesinde girdiği seçimde önemli bir başarı kazanmıştır.
Biz de ‘Artık hiçbir şey eskisi olmayacak’ diyerek hükümete gelmiştik. Şimdi de ‘Söz de karar da gelecek de milletindir’ diyerek milletin desteğine talibiz. Vesayet heveslilerine rağmen Türkiye Yüzyılı’nı başlatacağız. Milletimiz aynı gün, bu darbe şakşakçılarına ‘yeter’ diyecektir. Bir nevi ipi 10 ayrı kişinin elinde kukla bir Cumhurbaşkanı ile ülkeyi idare etmek istiyorlar. Cumhurbaşkanı fiilen altılı masanın emir eri gibi davranacak.
‘Bizimle olan akrabalık ilişkisi üzerinden Baykar’ı hırpalayabileceklerini düşünüyorlar’
Karşımızdaki tabloya bakarak gülsek mi ağlasak mı bilemiyoruz. Dünya küresel krizi konuşuyor bunlar masa krizini konuşuyor. Milletimiz ülkesinin bu kaostan en az zararla nasıl çıkacağının işaretini bekliyor. Biz yaptıklarımızla ve vizyonumuzla milletimizi hayallerine kavuşturmanın peşindeyiz. Bu altı başlı hilkat garibesinin milletimizin tepesine çökmeleri dışında başka vizyonu yoktur. Bu çarpık zihniyet farklı tezahürleriyle hep vardı.
Bu habis zihniyetin son eseri, küresel bir marka haline dönüşen Baykar şirketi oldu. Baykar’ın nezdinde tüm şirketleri, ürünleri ve başarılarıyla savunma sanayimiz hedef alınıyor. Bizimle olan akrabalık ilişkisi üzerinden Baykar’ı hırpalayabileceklerini düşünüyorlar. Bu alçak saldırıya hak ettiği cevabı vermek sorumluluğumuzun gereğidir.
(Ali Babacan’ın açıklamalarına yanıt) Bu ahlaksız çıkmış, yanında başka ahlaksızlar da var, ‘geleceklermiş de geldikleri zaman bunlara hesabını soracaklarmış. İşte bu işin rekabeti oluşması lazımmış.’ Ya sen rekabet nedir bilir misin, sen git çocuk bezi satmaya devam et. Senin işin değil bu. Üzgünüm, 15 sene yanımda bulundu ama demek ki benden bir şey alamamış.
Şu anda Atak helikopterleri Türkiye’nin kendi ürünü olarak üretiliyor. Buna da birileri çelme takmaya çalışıyor. Şimdi biz Gökbey helikopterini üretmenin adımlarını atıyoruz. Bunlarla beraber biz bu İHA’ya, SİHA’ya, Akıncı’ya bu kızılötesi adımı nasıl attık. O dönem oğul Bush’a gittik. ‘Hani siz İHA verecektiniz, hala vermediniz’ dedik. O ziyaretimde bunlardan aldık. Bize iki günlüğüne verdiler. Bu ziyaretimin ardından Özdemir Bey hemen çocuklarıyla bu adımı attı. Süratle İHA’yı ürettiler. Ardından SİHA’yı da ürettiler. çocuklar Akıncı’yı üretti. İş bitmedi savaş uçağı noktasında çalışmalarını sürdürüyorlar.
En son Arifiye’deki olay. Arifiye’deki olaydan hemen sonra, Fırtına Obüsleri’nin teslim törenine gittik. Savunma Bakanımız, kuvvet komutanlarımızla. Muhalefetin başındaki adam, ‘Siz siyasetçi değilsiniz’ diyor. Neyi, neden alkışlıyorlar. Alkışladıkları şey Fırtına Obüsleri’nin teslim töreni. Konuşan kim, Başkomutan konuşuyor. Sen Savunma Bakanımıza ne kuvvet komutanlarımıza hakaret edecek çapta değilsin, haddini bil. Bu cibilliyet meselesi. Bu noktada karakter zaafı olan bir insan olarak kalkıp bizim şanlı ordumuzun komutanlarına saldırmak herkesin karı değil. Bütün bunlarla ilgili hukuki boyutu devam ediyor, devam edecek. Hukuk karşısında bunun hesabını verecekler.”
